

Defterimden Portreler
₺432,50 Orijinal fiyat: ₺432,50.₺247,80Şu andaki fiyat: ₺247,80.
Türkiye’nin önde gelen tarihçilerinden İlber Ortaylı bu sefer defterini okurlarıyla paylaşıyor. Okuduklarını, tanıdıklarını, hocalarını kendi gözünden anlatıyor. Tarihe yön veren kişiler, günümüzün tanınan, tartışılan, konuşulan isimleri Ortaylı’nın kaleminden yeniden canlanıyor.
Defterimden Portreler’in ilk bölümü dünya tarihinin büyük tarihi şahsiyetlerini bir araya getiriyor. Bu şahsiyetler arasında imparatorlar, alimler, müzisyenler, şairler, mimarlar, padişahlar ve askerler yer alıyor: Julius Sezar, İmparator Augustus, Büyük Konstantin, Sultan Alparslan, İbn-i Haldun, Fatih Sultan Mehmed, Emir Timur, Yavuz Sultan Selim, Şah İsmail, Kanuni Sultan Süleyman, Mimar Sinan, Prens Eugen, Beethoven, Şair Puşkin, Lev Tolstoy, 2. Abdülhamid, Gazi Osman Paşa ve Enver Paşa…
Defterimden Portreler’in ikinci bölümünde çağdaş Türkiye’den portreler yer alıyor. Özellikle burada ismi geçen simaların birçoğunun İlber Ortaylı tarafından bizzat tanındığı düşünüldüğünde, tüm okuyucular için ortaya son derece duygusal ve oldukça samimi sayfalar çıkıyor. Bu isimlerden bazıları şöyle: Osman Ertuğrul Efendi, Neslişah Sultan, İhsan Doğramacı, Semiha Berksoy, Bülent Ecevit, Nejat Göyünç, Oktay Aslanapa, Halil İnalcık, Süreyya Faruki, Recep Yazıcıoğlu, Andreas Tietze, Cemil Meriç, Yılmaz Öztuna, Mübahat S. Kütükoğlu, İsmail Cem, Mübeccel Belik Kıray, İrene Melikoff, Füsun Akatlı, Muhibbe Darga, Hasan Celal Güzel, Semavi Eyice…
Defterimden Portreler, dünyanın ve ülkemizin en önemli şahsiyetleri arasında dolaşmak, onlarla tanışmak ve en önemlisi de onları anlamak isteyenler için sıra dışı bir kitap olma özelliği taşıyor.
Yayınevi |
Kronik Kitap |
---|---|
Yazar |
İlber Ortaylı |
Kağıt Cinsi |
1. Hamur |
Baskı Yılı |
2018 |
Boyut |
"13 ,5 X 21" |
Cilt Tipi |
Karton Kapak |
1 adet stokta
Kronik Kitap – Defterimden Portreler
/n
Türkiye’nin önde gelen tarihçilerinden İlber Ortaylı bu sefer defterini okurlarıyla paylaşıyor. Okuduklarını, tanıdıklarını, hocalarını kendi gözünden anlatıyor. Tarihe yön veren kişiler, günümüzün tanınan, tartışılan, konuşulan isimleri Ortaylı’nın kaleminden yeniden canlanıyor.
Defterimden Portreler’in ilk bölümü dünya tarihinin büyük tarihi şahsiyetlerini bir araya getiriyor. Bu şahsiyetler arasında imparatorlar, alimler, müzisyenler, şairler, mimarlar, padişahlar ve askerler yer alıyor: Julius Sezar, İmparator Augustus, Büyük Konstantin, Sultan Alparslan, İbn-i Haldun, Fatih Sultan Mehmed, Emir Timur, Yavuz Sultan Selim, Şah İsmail, Kanuni Sultan Süleyman, Mimar Sinan, Prens Eugen, Beethoven, Şair Puşkin, Lev Tolstoy, 2. Abdülhamid, Gazi Osman Paşa ve Enver Paşa…
Defterimden Portreler’in ikinci bölümünde çağdaş Türkiye’den portreler yer alıyor. Özellikle burada ismi geçen simaların birçoğunun İlber Ortaylı tarafından bizzat tanındığı düşünüldüğünde, tüm okuyucular için ortaya son derece duygusal ve oldukça samimi sayfalar çıkıyor. Bu isimlerden bazıları şöyle: Osman Ertuğrul Efendi, Neslişah Sultan, İhsan Doğramacı, Semiha Berksoy, Bülent Ecevit, Nejat Göyünç, Oktay Aslanapa, Halil İnalcık, Süreyya Faruki, Recep Yazıcıoğlu, Andreas Tietze, Cemil Meriç, Yılmaz Öztuna, Mübahat S. Kütükoğlu, İsmail Cem, Mübeccel Belik Kıray, İrene Melikoff, Füsun Akatlı, Muhibbe Darga, Hasan Celal Güzel, Semavi Eyice…
Defterimden Portreler, dünyanın ve ülkemizin en önemli şahsiyetleri arasında dolaşmak, onlarla tanışmak ve en önemlisi de onları anlamak isteyenler için sıra dışı bir kitap olma özelliği taşıyor.
İlgili ürünler
Devleti Aliyye V
Devlet-i ‘Aliyye’nin birinci cildi Osmanlı Devleti’nin bir beylikten Balkanlar ve Ortadoğu’ya hükmeden güçlü bir imparatorluğa dönüşümünü konu alır. İkinci cilt, padişah ve devlet otoritesinin zayıfladığı 17. yüzyılın ilk yarısındaki iktidar mücadelelerini inceler. Üçüncü cilt, merkezi devlet otoritesinin yeniden kurulduğu “Köprülüler” dönemini, Orta Avrupa’da Habsburglarla süren uzun iktidar mücadelesini, malî ve siyasî bunalıma karşı çözüm arayışlarını ayrıntılarıyla ele alır. Dördüncü cilt ise, Osmanlı Devleti’nin geçirdiği askerî ve malî dönüşümü mercek altına alır, Tanzimat ve Meşrutiyet dönemine kadar uzanan süreçte gelişen olayları takip eder. Ayrıca Birinci Dünya ve Kurtuluş Savaşları sonunda Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasına uzanan geniş bir kesit sunar.
Osmanlı Devleti’nin kuruluş devrinin, hukukî ve idarî teşkilâtının, ekonomik, sosyal ve toplumsal altyapısının detaylı olarak işlendiği Devlet-i ‘Aliyye külliyatının beşinci cildi, Osmanlı-Avrupa ilişkileri, Annales Okulu ve bu okulun Osmanlı tarih araştırmalarına etkisiyle sonlanıyor. Halil İnalcık’ın bu son cilt için bir araya getirdiği İngilizce ve Türkçe makalelerinin yer aldığı eserde, ayrıca serinin tamamını ihtiva eden detaylı bibliyografya da sunulmaktadır.
Heyet Devletin Gizli Sahipleri
Bugüne kadar okuduklarınızı unutun…
16 Türk Devletini, yine 16 Türk Devletinin yıkması tesadüf müydü?
Aslında yıkılan bir devlet yoktu, sadece ismi değiştiren bir HEYET vardı.
Meta Han ‘dan bugüne kadar size anlatılmayan tarih, bu kitabın sayfaları arasında gizli.
Ve inanın sayfaları çevirdikçe şaşıracaksınız, bildiklerinizin sadece basit birer bilgi olduğunu göreceksiniz.
Gerçekleri öğrenmek için sadece ilk sayfayı okumanız yeterli.
İnanın bu kitabı elinizden bırakamayacaksınız!
İkinci Yüzyılda Yeniden Atatürk
Bazı şeyler vardır ki bir kanunla, bir emirle, bir düdük çalarak düzeltilebilir. Ama bazı şeyler vardır ki, kanunla, emirle milletçe omuz omuza boğuştuğunuz halde düzelmezler.
Fesi atar şapkayı giyer; ama alnında fesin izi vardır.
Siz sarıkla gezmeyi yasaklarsınız, kimse sarıkla dolaşmaz. Ama bazı insanların başındaki görünmeyen sarıkları yok edemezsiniz. Çünkü onlar o zihniyetin içindedir. Zihniyet, binlerce yılın birikimidir. O birikimi bir anda yok edemezsiniz, boğuşursunuz onunla sadece. Yeni bir zihniyet, yeni bir ahlak yerleştirinceye kadar boğuşursunuz ve sonunda muvaffak olursunuz…
Boğuşuyoruz ve boğuşa boğuşa yeneceğiz. Önemli olan burasıdır. Yani, boğuşmaktan yorulmamak, umutsuzluğa düşmemektir. Milletler boğuşa boğuşa ilerlerler, yorulan, umutsuzluğa düşen yenilir. Biz inanıyoruz, inandığımız şey doğrudur, yenidir, ileridir. Öyleyse eskiyi, geriyi, işe yaramazı mutlaka yeneceğiz demektir. Çünkü bunun başka çaresi yoktur. Yaşamak kanunu budur.
Mustafa Kemal Atatürk
Savaş Sanatı – Hasan Ali Yücel Klasikleri 234
Sun Zi / Sun Tzu (MÖ 6. yy) Yazarın adı Wade-Giles transkripsiyon sisteminde “Sun Tzu”, Pin-Yin transkripsiyon sisteminde “Sun Zi” olarak yazılmaktadır. Doğum ve ölüm tarihi tam olarak bilinmemektedir. Komutan ve düşünür olarak ünlenen Sun Zi’nin Savaş Sanatı adlı eseri insanlık tarihinin en eski ve en fazla araştırılan ve tartışılan strateji eseridir. Bütün dünyada sadece askerlik alanında değil, iş idaresi ve kişisel gelişim gibi pek çok alanda da bir strateji klasiği olarak kabul görmüştür.
Sultan Alparslan
Teşkilat’ın İki Silahşoru
Biri Meşrutiyet’in Silahşoru Dede Yakup Cemil
Diğeri Cumhuriyet’in Silahşoru Torun ‘’Yakup Cemil’’
“Soner Bey beni arıyormuşsunuz?”
Tanışmamız telefonda bu cümleyle başladı.
Tarih: 16 Haziran 1999.
“Tetiği çekene biz ‘Teğ-Men’ ya da ‘Çiftçi’ derdik. Bu şifreler
bize Teşkilatı Mahsusa’dan mirastı. Nasıl mı?
İki kompartıman çalıştık; 1-2-3 ve 4-5-6.
Ben 4’üm. Liege-Brüksel ve Rotterdam-Abnham hattı bizimdi.
Neler mi yaptık?
Operasyondan sonra ellerimizi kolonyalı mendillerle sildik...
Bunun eğitimini İzmir yakınlarında Amerikalılardan kalma bir
yerde aldım...”
İttihat ve Terakki’nin silahşoru Yakup Cemil’in kardeşi
Mehmed Hüsnü’nün torunuydu.
Sistemler, rejimler değişti; Teşkilat hep aynı kaldı.
Teşkilat’ın İki Silahşoru’nun 1903 yılında Pangaltı’da
başlayan 80 yıllık yazılmamış hikâyesi...
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.