

Tarihe Tanıklık Eden Köpek Foks
₺284,25 Orijinal fiyat: ₺284,25.₺113,10Şu andaki fiyat: ₺113,10.
Mustafa Kemal Atatürk, hayvanları çok severdi. En sevdiği köpeğinin adı ise Foks’tu. Mustafa Kemal, gittiği onca yere Foks’u da yanında götürürdü. Trende, vapurda, açılışlarda, şehir gezilerinde daima sahibinin yanındaydı.
Bu kitap, Foks’un gözünden -bir köpeğin penceresinden- Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili anıları gün yüzüne çıkarıyor. Atatürk’ün kişiliğini, duygularını, olaylar karşındaki tepkilerini, üzüntülerini ve bugüne kadar duymadığınız anıları bu eserde bulabileceksiniz.
Cumhuriyetimizin 100. yılında “Foks” adlı eserimin siz değerli okurlarımla buluşacak olmasının onurunu ve gururunu yaşıyorum. Mustafa Kemal’in izinde nice yüzüncü yıllara…
Yayınevi |
Bilgi Yayınevi |
---|---|
Yazar |
Fatih Tuncay |
Sayfa Sayısı |
40 |
Kağıt Cinsi |
1. Hamur |
Baskı Yılı |
2023 |
Boyut |
"14 ,00 X 21 ,00" |
Cilt Tipi |
Karton Kapak |
1 adet stokta
Bilgi Yayınevi – Tarihe Tanıklık Eden Köpek Foks
/n
Mustafa Kemal Atatürk, hayvanları çok severdi. En sevdiği köpeğinin adı ise Foks’tu. Mustafa Kemal, gittiği onca yere Foks’u da yanında götürürdü. Trende, vapurda, açılışlarda, şehir gezilerinde daima sahibinin yanındaydı.
Bu kitap, Foks’un gözünden -bir köpeğin penceresinden- Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili anıları gün yüzüne çıkarıyor. Atatürk’ün kişiliğini, duygularını, olaylar karşındaki tepkilerini, üzüntülerini ve bugüne kadar duymadığınız anıları bu eserde bulabileceksiniz.
Cumhuriyetimizin 100. yılında “Foks” adlı eserimin siz değerli okurlarımla buluşacak olmasının onurunu ve gururunu yaşıyorum. Mustafa Kemal’in izinde nice yüzüncü yıllara…
İlgili ürünler
1923 Kuruluş Ayarlarına Dönmek
Türkiye Nasıl Kurtuldu, Nasıl Batırıldı, Yeniden Nasıl Kurtulur?
Kurucu Aklı Anlamak ve Kuruluş Ayarlarına Dönmek
“Kuruluş Ayarlarına Dönmek”, kurucu tecrübeden, Atatürk’ün bağımsızlık ve uygarlık savaşından ilham alarak geleceğe dönmektir.Türkiye Cumhuriyeti’nde “kuruluş ayarlarına dönüşü” zorunlu kılacak şey, temel kurucu ayarların bozulmasıdır:
1. Eğer ülke yeniden tam bağımsızlığını kaybetmişse,
2. Eğer millet, egemenliğini yeniden birilerine kaptırmışsa,
3. Eğer aklın, bilimin ve çağdaş uygarlığın yerini yeniden hurafeler, boş inançlar ve bağnazlık almışsa,
4. Eğer “Yurtta barış dünyada barış” idealinden vazgeçilmişse, kuruluş ayarları bozulmuş demektir.
Maalesef Atatürk’ün ölümünden sonra bu dört temel kurucu ayar bozulmaya başlamış, bozulma 65-70 yıl devam etmiştir. Son 15 yılda ise bozulma tamamlanmıştır. Çok daha önemlisi, bugün karşıdevrim, Türkiye Cumhuriyeti’ni bambaşka bir yapıya dönüştürmek için kendi kuruluş ayarlarını yapmaktadır.
“Yalnızca ufku görmek yetmez, ufkun ötesini de görmek gerekir,” diyen Atatürk, ufkun ötesini görerek, gelecekte bir gün “kuruluş ayarlarına dönmek” gerekebileceğini düşünmüştü. Gelecekte Türkiye Cumhuriyeti’ni, ne zaman, nasıl ve kimin kuruluş ayarlarına döndürmesi gerekeceğini ise, 1927’de söylediği Nutuk’un sonundaki “Gençliğe Hitabe”de açıkça dile getirmişti. Bu anlamda “Gençliğe Hitabe”, kuruluş ayarlarına dönüş şifresidir.
Dersimiz Atatürk
Tarih, savaşlarda düşmana galip gelen büyük komutanlarla dolu. Tarihte milletlerini daha ileriye götürmek için çalışan birçok önemli önder var. Ama hiçbiri Atatürk gibi anılmıyor, özlenmiyor. Tarih sayfalarında uyuyorlar.
Çünkü aralarında Atatürk gibi hem vatanını düşmanlardan temizleyip yeni bir devlet kuran, hem milletini sömürüden, hurafelerden, ortaçağlılıktan kurtarıp çağdaş uygarlığa kavuşturan biri yok.
Üstelik Atatürk'ün Milli Mücadele ve Cumhuriyet zaferlerinin özellikleri, koşulları incelenirse, benzersiz büyüklüğü daha iyi anlaşılır.
Atatürk yoksul, ilkel, geri, çağdışı toplumu çağa açan, Anadolu aydınlanmasını başlatan, Türkiye'yi kalkındıran insandır.
Bu konuda da örneği yok.
Birliğimizi, dirliğimizi, geleceğimizi korumak için büyük küçük, kadın erkek herkese gerçek Atatürk'ü, değerini, büyüklüğünü, örneksizliğini iyi anlatmalıyız. Okulda, ailede, iş yerinde, basında, televizyonlarda, radyolarda, yurtdışında, her yerde, herkese.
Dersimiz: Atatürk bu büyük ödevin bir adımıdır.
Hayallere İlk Adım – Atatürk’ün Gençlik Yılları
Mustafa Kemalle Anadoluda Yolculuk
1919: Mustafa Kemal’in kariyerinde en uzun ve en zor yıl.
Mustafa Kemal ve arkadaşları Bandırma vapuru ile Boğaz’dan Karadeniz’e açıldıkları 16 Mayıs akşamından 27 Aralık öğle vaktinde Ankara’ya gelene kadar toplam 225 günü Anadolu’nun bağrında, halkla iç içe geçirdiler. Tarihi yolculuğuna “ordu müfettişi” göreviyle başlayan Anafartalar Kahramanı, yolculuğun kalan kısmını “milletin ferdi” olarak sürdürmüş ve inanılmaz bir iletişim kampanyasıyla Milli Mücadele’yi örgütlemiştir.
Prof. Dr. Hikmet Özdemir, Anadolu’daki bu tarihi yolculuğa ışık tutuyor: Yol güzergâhları nasıldı? Hangi ulaşım araçları kullanılmıştı? Yolculuk boyunca kamuoyu oluşturmak için neler yapılmıştı? Varılan yerlerde konaklama, güvenlik, iletişim, sağlık, finansman vb. ihtiyaçlar nasıl karşılanmıştı? Mustafa Kemal’in ateşlediği kurtuluş meşalesini kimler taşımıştı?
Mustafa Kemal’le Anadolu’da Yolculuk zorlu bir mücadelenin ve milletin evladının milli liderliğe yükselişi hikâyesidir.
Nutuk ( Söylev ) – İskele Yayıncılık
Zabit Ve Kumandan İle Hasbihal
Mustafa Kemal Atatürk’ün yazarlığı, askerliği ve devlet adamlığının gölgesinde kalmıştır. Oysa ki Mustafa Kemal daha Harp Akademisi’nden mezun olduğu dönemlerde mesleki kitapçıklar yazdı, çevirdi. Devlet adamlığı döneminde de Nutuk’unun yanı sıra Yurttaşlık Bilgisi ve Geometri kitaplarını kaleme aldı, tarih ders kitaplarının bazı bölümlerini yazdı. Nuri Conker (1881-1937), Atatürk’ün mahalle, okul, meslek ve silah arkadaşıydı. Trablusgarp’ta, Çanakkale’de ve Kurtuluş Savaşı’nda beraberdiler. Yazdığı tek kitap olan Zabit ve Kumandan, Mustafa Kemal’in Hasbihal’i kaleme almasına vesile oldu. Cumhuriyet döneminde komutanlık, diplomatlık ve milletvekilliği görevlerinde bulundu. 1914... Osmanlı Devleti, Balkan ve Trablusgarp savaşlarından yeni çıkmıştır. Osmanlı ordusunun iki genç subayı, bu savaşlarda yaşanan başarısızlıklar üzerine kafa yormaktadır. İlkin Nuri Conker Zabit ve Kumandan kitabında, sorunları ve çözüm önerilerini gündeme getirir. Dostu ve meslektaşı Mustafa Kemal, bu kitabı okur okumaz, Zabit ve Kumandan ile Hasbihal’i kaleme alır. Birbirini bütünleyen ve pekiştiren bu iki kitabın başlıca temalarından biri iyi yöneticiliktir. Her ikisi de, ordunun yaşadığı başarısızlığın asıl çözüm adresi olarak, komuta kademelerini gösterir. Askerler için hem bilimsel birikimin hem de cesaret ve kendi başına karar alma başta olmak üzere, pek çok bireysel niteliğin önemini ve gereğini savunur. Ancak çok geçmeden Osmanlı Devleti Birinci Dünya Savaşı’na girince, Mustafa Kemal de kitabını bastırmayı ertelemek zorunda kalır. Buna karşılık iki dost, Çanakkale’de Anafartalar ve Conk Bayırı’nda, kitaplarında yazdıklarının sözde kalmadığını kanıtlar. Birlikleri zorlu muharebelerden büyük başarılarla çıkar. Mustafa Kemal kitabını ancak, mütarekede döndüğü İstanbul’da, 1918 sonunda yayımlar. Kitabın basımından altı ay kadar sonra da Anadolu’ya geçerek İstanbul ile ilişiğini keser. Adı mütareke ve işgalle birlikte anılan Damat Ferit Hükümeti de kitabı toplattırarak imha eder. Zabit ve Kumandan ile Hasbihal ilk baskısından sonra 1956’da, Hasan Âli Yücel tarafından İş Bankası Kültür Yayınları’nın ilk kitabı olarak yayımlanmıştır. Atatürk’ün doğumunun 125. yılı vesilesiyle hazırlanan bu yeni baskıda, Atatürk ve Conker’in kitapları bir araya geliyor. Üstelik özgün ve sadeleştirilmiş metinleri ilk kez karşılıklı sayfalarda bir arada...
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.