Hunlar-Bozkırların İlk İmparatorluğu
₺350,00 Orijinal fiyat: ₺350,00.₺297,50Şu andaki fiyat: ₺297,50.
İnsanlık tarihi M.Ö. 3 binlerde aydınlanmaya başladığında dünyanın farklı bölgelerinde bazı toplulukların varlığından haberdar oluruz. Bunların Ön Asya’da Mısır’da Akdeniz etrafında, Hint ve Çin’de bulunduğu kabul edilir ve böyle yazılır. Aynı devirlerde Orta Asya’nın derinliklerinde de insanlar yaşıyordu. Nitekim komşuları Çinliler ilk efsanevi metinlerinde onlara yer veriyordu. Bu toplulukların uçsuz bucaksız bozkırlarda boy ya da boy grupları halinde yaşadıkları bildirilmektedir.
Aradan yüzyıllar geçer, tarih daha belirgin hale geldiğinde biz onları Hunlar olarak tanırız. Ancak, onlar çok önemli bir aşamaya yükselirler. Bir siyasi birlik örgütlenmesi gerçekleştirerek bozkırların ilk devlet modelini, hatta ilk imparatorluğunu meydana getirirler. Biz bu siyasi yapılanmaya tarihçiliğimizde çok doğru bir şekilde Asya Hun İmparatorluğu adını veriyoruz.
M.Ö.221’den M.S.439’a kadar uzanan çok açık bir Hun tarihi söz konusu olsa da atalarını M.Ö. 2255’lere kadar götürebiliriz. Her devletin yaşadığı kader gibi Hunlar da yükselmişler, sonra duraklamış, bölünmüş ve yıkılmışlardır. Bozkırların ağır iklim şartlarının, özellikle aşırı soğuktan kaynaklanan kıtlıkların onların zayıflamasında büyük rol oynadığı gerçektir. Yaşadıkları bütün zorluklara rağmen Hunlar sağlam bir devlet geleneği oluşturmuşlar ve bu gelenek Avrasya tarihinde hiç kesilmeden 20. yüzyıla kadar devam etmiştir.
Ahmet Taşağıl, bu çalışmasında kaynakların verdiği bilgilere dayanarak derli toplu bir şekilde Asya Hunlarının tarihini ve kültürünü anlatmaktadır.
| Yayınevi |
Yeditepe Yayınevi |
|---|---|
| Yazar |
Ahmet Taşağıl |
| Sayfa Sayısı |
328 |
| Kağıt Cinsi |
2. Hamur |
| Baskı Yılı |
2020 |
| Boyut |
"13 ,00" ,50 X 21 |
| Cilt Tipi |
Karton Kapak |
1 adet stokta
Yeditepe Yayınevi – Hunlar-Bozkırların İlk İmparatorluğu
/n
İnsanlık tarihi M.Ö. 3 binlerde aydınlanmaya başladığında dünyanın farklı bölgelerinde bazı toplulukların varlığından haberdar oluruz. Bunların Ön Asya’da Mısır’da Akdeniz etrafında, Hint ve Çin’de bulunduğu kabul edilir ve böyle yazılır. Aynı devirlerde Orta Asya’nın derinliklerinde de insanlar yaşıyordu. Nitekim komşuları Çinliler ilk efsanevi metinlerinde onlara yer veriyordu. Bu toplulukların uçsuz bucaksız bozkırlarda boy ya da boy grupları halinde yaşadıkları bildirilmektedir.
Aradan yüzyıllar geçer, tarih daha belirgin hale geldiğinde biz onları Hunlar olarak tanırız. Ancak, onlar çok önemli bir aşamaya yükselirler. Bir siyasi birlik örgütlenmesi gerçekleştirerek bozkırların ilk devlet modelini, hatta ilk imparatorluğunu meydana getirirler. Biz bu siyasi yapılanmaya tarihçiliğimizde çok doğru bir şekilde Asya Hun İmparatorluğu adını veriyoruz.
M.Ö.221’den M.S.439’a kadar uzanan çok açık bir Hun tarihi söz konusu olsa da atalarını M.Ö. 2255’lere kadar götürebiliriz. Her devletin yaşadığı kader gibi Hunlar da yükselmişler, sonra duraklamış, bölünmüş ve yıkılmışlardır. Bozkırların ağır iklim şartlarının, özellikle aşırı soğuktan kaynaklanan kıtlıkların onların zayıflamasında büyük rol oynadığı gerçektir. Yaşadıkları bütün zorluklara rağmen Hunlar sağlam bir devlet geleneği oluşturmuşlar ve bu gelenek Avrasya tarihinde hiç kesilmeden 20. yüzyıla kadar devam etmiştir.
Ahmet Taşağıl, bu çalışmasında kaynakların verdiği bilgilere dayanarak derli toplu bir şekilde Asya Hunlarının tarihini ve kültürünü anlatmaktadır.
İlgili ürünler
Anadolu Türk Beylikleri
Anadolu Beylikleri Dönemi, 1071 Malazgirt Zaferi sonrasında başlayıp Osmanlı Devleti’nin Anadolu’da birliği sağladığı yıllara kadar devam eden uzun bir tarihî süreçtir.
Bu süreçte Anadolu’daki şehirler siyasî, ekonomik, sosyal ve kültürel yönlerden gelişmiştir. Anadolu’da kurulan Türkmen Beylikleri sayesinde Türkçeye önem verilmiş ve Türkçenin gelişmesine katkı sağlanmıştır. Denizlerde ve deniz ticaretinde büyük gelişmeler yaşanmış ve böylece ilk denizcilik faaliyetleri de bu dönemde başlamıştır. Ahî teşkilatı yaygınlaşmış zanaatın ve sosyal hayatın gelişmesine katkı sağlamıştır. Bu dönemde Selçuklular zamanında fethedilemeyen Anadolu şehir ve kasabalarının fethi sağlanmış ayrıca imar faaliyetleri hız kazanmış ve çok sayıda medrese, cami, mescid, çeşme, köprü, külliye vs. sosyal yapılar inşa edilmiştir.
Şu an üniversitelerimizin ilgili bölümlerinde okutulan Anadolu Türk Beylikleri Tarihi dersi için uygun bir kitap bulunmamaktadır. Dolayısıyla bu dönemin tarihi ile ilgili olarak tarih meraklılarına, tarih öğretmenlerine, üniversite öğrencilerine yetebilecek nitelikte bir eser mevcut değildir. Özellikle son yıllarda bu konuda bize ulaşan talepleri de dikkate alarak böyle bir eseri hazırlamaya karar verdik. Sonucunda da elinizdeki bu kitap ortaya çıkmış oldu. Burada görsel malzemelerle sunulmuş toplam 30 Anadolu Türk Beyliği’nin tarihini bulacaksınız. Kitap, ayrıca dönemin kaynaklarını tanıtıp bunlar üzerinde yapılan çalışmalardan bahsederken bu zamana kadar Anadolu Beylikleri Tarihi ile ilgili çalışmalar hakkında bilgi vermektedir. Bunun dışında kitapta, kültürel ve sosyal hayat, ekonomik hayat, askerî teşkilat ve siyasî teşkilat hakkında da bilgiler bulacaksınız.
Başkomutan Emsalsiz Lider
Başkomutan kitabı, Türk milletinin varoluş mücadelesini Mustafa Kemal’in askeri kariyerini izleyerek anlatıyor. Onun hangi kritik dönemde, hangi hayati kararı, nelere dayanarak aldığını ve bunların sonuçlarını tartışıyor.
Sadece siyasi durum ve güç ilişkileri açısından değil, arazi bilgisi ve insan psikolojisi açısından da Mustafa Kemal’in tercih ve aksiyonlarını analiz ediyor.
Ahmet Yavuz bizi hem arazide hem arşivlerde bir zaman yolculuğuna çıkarıyor ama ayaklarımızı bugüne bastırarak… Mustafa Kemal’in izinde bugünü daha iyi anlamak, onu geleceğe taşımak için.
Devleti Aliyye V
Devlet-i ‘Aliyye’nin birinci cildi Osmanlı Devleti’nin bir beylikten Balkanlar ve Ortadoğu’ya hükmeden güçlü bir imparatorluğa dönüşümünü konu alır. İkinci cilt, padişah ve devlet otoritesinin zayıfladığı 17. yüzyılın ilk yarısındaki iktidar mücadelelerini inceler. Üçüncü cilt, merkezi devlet otoritesinin yeniden kurulduğu “Köprülüler” dönemini, Orta Avrupa’da Habsburglarla süren uzun iktidar mücadelesini, malî ve siyasî bunalıma karşı çözüm arayışlarını ayrıntılarıyla ele alır. Dördüncü cilt ise, Osmanlı Devleti’nin geçirdiği askerî ve malî dönüşümü mercek altına alır, Tanzimat ve Meşrutiyet dönemine kadar uzanan süreçte gelişen olayları takip eder. Ayrıca Birinci Dünya ve Kurtuluş Savaşları sonunda Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasına uzanan geniş bir kesit sunar.
Osmanlı Devleti’nin kuruluş devrinin, hukukî ve idarî teşkilâtının, ekonomik, sosyal ve toplumsal altyapısının detaylı olarak işlendiği Devlet-i ‘Aliyye külliyatının beşinci cildi, Osmanlı-Avrupa ilişkileri, Annales Okulu ve bu okulun Osmanlı tarih araştırmalarına etkisiyle sonlanıyor. Halil İnalcık’ın bu son cilt için bir araya getirdiği İngilizce ve Türkçe makalelerinin yer aldığı eserde, ayrıca serinin tamamını ihtiva eden detaylı bibliyografya da sunulmaktadır.
Heyet 2 Devletin Gizli Sırları
Abdülhamid Han'ın dünyayı saran muhteşem istihbaratının gerçek hikâyeleri… İstihbaratın pîri Kuşçubaşı Eşref ile Lawrence'ın amansız mücadelesi… Çok yakın tarihin sır perdeleri, perde arkası suikastler, mafya savaşları, istihbari çarpışmalar, Adnan Menderes ve Erbakan'ın hiç bilmediğiniz devletler var eden hamleleri, Derin aklın 40 yıllık diriliş planı, Yeşil’in hikâyesi, pkk, asala, fetö ve daha fazlası.
Bu kitap size Devlet babanın hikayesini anlatacak. Ve unutmayın sırrın sırrı da vardır. Bu kitap size sırrın sırrınıda anlatacak. Ve anlattıklarımızı anladıkça bildikleriniz sadece basit birer bilgi olarak kalacak.
Osmanlı İmparatorluğu’nun Ekonomik Ve Sosyal Tarihi – 1
Osmanlı İmparatorluğu’nun Ekonomik ve Sosyal Tarihi, Osmanlı tarihini dünya tarihinin ayrılmaz bir parçası haline getiren Halil İnalcık’ın, orijinali Cambridge University Press tarafından yayınlanan eseridir.
Bu eser aynı zamanda, İkinci Dünya Savaşı’na dek siyasi ve askeri olaylardan ötesini sorgulamayan tarihçilik yaklaşımının, toplumsal ve ekonomik boyutların da katılarak zenginleşmesiyle değişen dünya tarihçiliğinin, Osmanlı tarihi bölümüne dair bir çalışma olarak düşünülüp kaleme alınmıştır. Bu çalışma, gelecek nesil tarihçiler için daha derinlemesine çalışmalar bekleyen yeni gündem maddelerini ve metodolojik örnekleri de içerir. Bu ilk ciltte Halil İnacık’ın 1300-1600 döneminin sosyal ve ekonomik tarihine dair, esere de damgasını vuran yaklaşımının ana hatları çiziliyor. Osmanlı İmparatorluğu’nun Ekonomik ve Sosyal Tarihi’nin ikinci cildi 2018 yılında okurlarla buluşacaktır.

Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.