

İnsan Makamı
₺353,00 Orijinal fiyat: ₺353,00.₺171,60Şu andaki fiyat: ₺171,60.
Bu böyledir: Bizler insan doğmayız, sonradan insan oluruz. Beşeriyetten insaniyet mertebesine çıkmak bir çabanın ve en nihayetinde de bir lütfun sonucudur. Beşer mütemadiyen yükselmek ve insaniyet makamına çıkmak için çabalar aslında, fıtrat bunu ister çünkü. Bunun yanında dünya ve içindekiler de insanı aşağı çekmek için tüm imkânlarını seferber eder. Hevâ ve heves, nefis ve şeytan, mal ve mülk, tûl-i emel, şehvet, servet, şöhret… Bunların tümü insan olmanın ve o makamda kalmanın önünde birer engel, aşılması gerekli olan birer mâniadır. Bunları aşmadan, onlarla mücadeleyi sürdürmeden insan olabilmek ve kalabilmek mümkün değildir.
Bunları aşmak kolay mı peki? Değil elbette. Nefes alıp verdiğimiz sürece devam edecek bu mücadele. Gerçi her seferinde, şu tepeyi de aştık mı düzlüğe çıkacağımızı ümit ediyoruz ama bitmiyor bir türlü tepeler, bitmeyecek. İmtihan dünyası burası, burada düzlük yok. Aştığımız her tepeden sonra yeni tepeler, yeni tepeler bekliyor bizi. Son nefesi vermeden de bitmeyecek bu savaş.
Ya sonrası peki? Sonrası da öncesi de Allah kerim. Allah kerim ve rahîm.
Yayınevi |
Profil Kitap |
---|---|
Yazar |
Saadettin Acar |
Sayfa Sayısı |
144 |
Kağıt Cinsi |
2. Hamur |
Baskı Yılı |
2021 |
Boyut |
"13 ,00" ,50 X 21 |
Cilt Tipi |
Karton Kapak |
1 adet stokta
Profil Kitap – İnsan Makamı
Bu böyledir: Bizler insan doğmayız, sonradan insan oluruz. Beşeriyetten insaniyet mertebesine çıkmak bir çabanın ve en nihayetinde de bir lütfun sonucudur. Beşer mütemadiyen yükselmek ve insaniyet makamına çıkmak için çabalar aslında, fıtrat bunu ister çünkü. Bunun yanında dünya ve içindekiler de insanı aşağı çekmek için tüm imkânlarını seferber eder. Hevâ ve heves, nefis ve şeytan, mal ve mülk, tûl-i emel, şehvet, servet, şöhret… Bunların tümü insan olmanın ve o makamda kalmanın önünde birer engel, aşılması gerekli olan birer mâniadır. Bunları aşmadan, onlarla mücadeleyi sürdürmeden insan olabilmek ve kalabilmek mümkün değildir.
Bunları aşmak kolay mı peki? Değil elbette. Nefes alıp verdiğimiz sürece devam edecek bu mücadele. Gerçi her seferinde, şu tepeyi de aştık mı düzlüğe çıkacağımızı ümit ediyoruz ama bitmiyor bir türlü tepeler, bitmeyecek. İmtihan dünyası burası, burada düzlük yok. Aştığımız her tepeden sonra yeni tepeler, yeni tepeler bekliyor bizi. Son nefesi vermeden de bitmeyecek bu savaş.
Ya sonrası peki? Sonrası da öncesi de Allah kerim. Allah kerim ve rahîm.
İlgili ürünler
Gençlik Türküsü
Türk edebiyatının tanınmış ve kıymetli yazarlarından Tarık Buğra sadece romanlarıyla öne çıkmış bir isim değildir. O, kalemini gerek hikâye gerek tiyatro ve senaryo gerekse fıkra ve deneme çalışmaları için de usta bir şekilde kullanmıştır.
Fıkralarından derlenen Gençlik Türküsü isimli bu kitap da onun, çoğunluğu Yeni İstanbul’dan alınan yazıların bir araya getirilmesiyle ortaya çıkmıştır. İlk kez Milliyetçiler Derneği Neşriyat tarafından 1964’te yayımlanan kitap, Buğra’nın kaleminin kıvraklığını ve diğer türlerde olduğu gibi, fıkra-deneme türündeki ustalığını da okuyucuya göstermektedir.
İkra
Sevgi Yukarıdan Gelir
Hepimiz büyük bir çaba içindeyiz. Kavuşmak için. Sevgilinin izini sürüyoruz. Bizi ona götürecek işaretler arıyoruz. Yürümek istediğimiz yollardan geçmiş âşıklar, şairler yetişiyor imdadımıza; sözleriyle rehber oluyorlar bize. Gökteki yıldızlar gibi onların mısraları; yönümüzü tayin edebilmemiz, kaybolmamamız için yolumuzu aydınlatıp bizi hakikate yöneltiyorlar.
“Sevgi Yukarıdan Gelir”de Hayati İnanç, akıcı üslubuyla zarif bir anlatıcı ve hatırlatıcı olarak edebiyatımızın ustalarının baş döndürücü, ruh açıcı, hikmet dolu mısralarını nakledip izah ediyor bizlere. Maksat can evimizi temiz tutabilmek ve Vedûd’un sevgisini orada büyütebilmek…
Umut Hep Var
Umut, yendiğin acılardır, unuttuğun ağrılarındır.
Umut, başka bir yol bulmaktır. Yenilemektir kendini, kendini yeniden tanımaktır. Kalbinin “sızlamadığı” yerde barınmaktır. Mutlu fotoğrafların içine dalmaktır. Müziği değiştirmektir umut. Seni gülümseten şarkıyı keşfetmektir. Başka kitapları okumaya zaman ayırmaktır. Kaybolduğun sayfalarda, altını çizdiğin sözler olmaktır.
Umut, aynaya baktığında kendini sevmeyi öğrenmektir. En büyük servetin kendini biriktirmek olduğunu kavramaktır. Dizindeki yaralara bakıp nasıl geçtiğini hatırlamaktır.
Umut, yendiğin acılardır, unuttuğun ağrılarındır.
Umut, her gece gözlerini kapatıp sabah hiçbir şey olmamış gibi yine açmaktır. Umut, her defasında yeni bir gün, her defasında yenidendir, yenilenendir.
Umut hep vardır ve bizimledir.
Yağmurun Gözyaşları
Sırf sevdiklerin üzülmesin diye tek başına sahiplendiğin acılar vardır.
Sana anlatmadığım, anlatamadığım şeyler de var anne. Kim bilir, belki de senden öğrendim içimin fırtınalarını yüzümdeki gülümsemeyle ve dudağımdaki, “İyiyim ben,” yalanlarıyla kapatmayı. Kim bilir, belki de sen anlıyorsun gözlerimdeki acıyı. Ama ne senin sormaya dilin gidiyor ne de benim anlatmaya cesaretim yetiyor. Oysa uzanıp dizlerine, “Yoruldum artık anne!” diyerek ağlamayı ne de çok isterdim. Ama sen beni yine de iyi bil anne. Ne ben artık senin arkana saklanacak kadar küçüğüm ne de sen beni o yorgun dizlerinde taşıyabilecek kadar güçlüsün. Sebep olacağım her gözyaşına kurban olurum. Sen kendine iyi bak annem. Ben toparlanmanın yolunu nasıl olsa bir şekilde bulurum.
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.