Göldeki Kadın
₺290,00 Orijinal fiyat: ₺290,00.₺216,77Şu andaki fiyat: ₺216,77.
“Dünya ona, erkeklerin hüküm sürüp toplumun dışladığı kadınların ortadan kaybolduğu eski düzene aldırmamasını, başını başka bir yöne çevirmesini söyleyip duruyordu.”
1966 yılında Baltimore herkesin bildiği ama kimsenin dile getirmeye cesaret edemediği sırlarla dolu bir şehirdir; Madeline Schwartz hariç herkesin… Madeline hayatından son derece memnun bir ev hanımıdır. Ama yaşadığı bir olay, hayatını sorgulamasına ve evliliğini geride bırakıp hayallerinin peşinden koşmasına neden olur.
Madeline önemli biri olmak, hızla değişen dünyaya kendinden bir iz bırakmak ister. Kaderin cilvesi, öldürülen bir kızı bulmaları için Baltimore polisine yardım edince, yerel bir gazetede çalışma fırsatı yakalar. Bu sayede adını daha çok duyuracağı için sevinen Madeline kendini ansızın gölden çıkarılan bir kadın cesedinin ardındaki sır perdesini aralamaya çalışırken bulur.
Madeline araştırmaları sırasında pek çok insanla temasa geçer; bir kuyumcu, bir garson, Baltimore Orioles takımında yükselen bir yıldız, bir devriye polisi, sert bir kadın muhabir, sinemadaki yalnız bir adam. Fakat bencil ihtiraslarına kapılan Maddie başkalarının ihtiyaçlarını görmezden gelince, gönlünü kaptırdığı polis memuru Ferdie de dahil olmak üzere pek çok insanın hayatını altüst edecek adımlar atmaya başlar.
New York Times çok satan yazarı Laura Lippman’ın gerçek bir hayat öyküsünden esinlenerek kaleme aldığı Göldeki Kadın, soluk soluğa okunacak, ezberbozan bir polisiye.
“Bu kitabı özel, hatta olağanüstü kılan, gizem unsurunun yanı sıra, 60’lar Amerika’sında kadınlardan beklenenlerle onların olmak istedikleri arasındaki uçurumu çarpıcı bir şekilde yansıtması.”
– Stephen King
| Yayınevi |
Arkadya Yayınları |
|---|---|
| Yazar |
Laura Lippman |
| Sayfa Sayısı |
392 |
| Kağıt Cinsi |
1. Hamur |
| Baskı Yılı |
2024 |
| Boyut |
"13 ,00" ,50 X 21 |
| Cilt Tipi |
Karton Kapak |
1 adet stokta
Arkadya Yayınları – Göldeki Kadın
“Dünya ona, erkeklerin hüküm sürüp toplumun dışladığı kadınların ortadan kaybolduğu eski düzene aldırmamasını, başını başka bir yöne çevirmesini söyleyip duruyordu.”
1966 yılında Baltimore herkesin bildiği ama kimsenin dile getirmeye cesaret edemediği sırlarla dolu bir şehirdir; Madeline Schwartz hariç herkesin… Madeline hayatından son derece memnun bir ev hanımıdır. Ama yaşadığı bir olay, hayatını sorgulamasına ve evliliğini geride bırakıp hayallerinin peşinden koşmasına neden olur.
Madeline önemli biri olmak, hızla değişen dünyaya kendinden bir iz bırakmak ister. Kaderin cilvesi, öldürülen bir kızı bulmaları için Baltimore polisine yardım edince, yerel bir gazetede çalışma fırsatı yakalar. Bu sayede adını daha çok duyuracağı için sevinen Madeline kendini ansızın gölden çıkarılan bir kadın cesedinin ardındaki sır perdesini aralamaya çalışırken bulur.
Madeline araştırmaları sırasında pek çok insanla temasa geçer; bir kuyumcu, bir garson, Baltimore Orioles takımında yükselen bir yıldız, bir devriye polisi, sert bir kadın muhabir, sinemadaki yalnız bir adam. Fakat bencil ihtiraslarına kapılan Maddie başkalarının ihtiyaçlarını görmezden gelince, gönlünü kaptırdığı polis memuru Ferdie de dahil olmak üzere pek çok insanın hayatını altüst edecek adımlar atmaya başlar.
New York Times çok satan yazarı Laura Lippman’ın gerçek bir hayat öyküsünden esinlenerek kaleme aldığı Göldeki Kadın, soluk soluğa okunacak, ezberbozan bir polisiye.
“Bu kitabı özel, hatta olağanüstü kılan, gizem unsurunun yanı sıra, 60’lar Amerika’sında kadınlardan beklenenlerle onların olmak istedikleri arasındaki uçurumu çarpıcı bir şekilde yansıtması.”
– Stephen King
İlgili ürünler
Ateşin Şarkısı
Kemancı Julia Ansdell Roma’daki bir antikacıdan garip bir müzik kitabı ve el yazması bir vals eseri satın alır. Daha notaları okurken valsin güzelliği karşısında büyülenir. Ancak eve dönüp bu güzel şarkıyı çalmaya başladığında etrafında garip olaylar olmaya başlar. Bu büyüleyici, tutku ve acı dolu müziğin üç yaşındaki kızı Lily’nin üstünde açıklanamaz bir etkisi vardır.
Küçük kız önce evin kedisini sonra da Julia’yı bıçaklayınca Julia bu müziğin geçmişindeki gizemi ortaya çıkarmaya karar verir. Ailesini ve kendisini kurtarabilmek için Incendio adındaki bu valsin ardında yatan laneti bulmak zorundadır. Fakat müziğin notaları onu çok daha büyük bir tehlikenin kucağına düşürür.
“Nefes kesici… İlk sayfaları okuduktan sonra elinizden bırakamayacaksınız.”
David Baldacci
“Edebiyat, psikolojik gerilim ve duygu yüklü bir roman.”
The Huffington Post
Bundan Kimseye Bahsetme
Cinayet İlanı
Yerel Gazete’de çıkan garip cinayet ilanı, Jane Marple dahil tüm Chipping Cleghorn köyü sakinlerini heyecanlı bir bekleyişe sürüklemiştir: 29 Ekim, Cuma günü, saat 18.30’ da Little Paddocks’ta cinayet işlenecektir. Bu çocukça bir şaka mıydı, yoksa zavallı Letitia Blacklock’u korkutmak için yapılan bir oyun muydu? Bu esrarengiz davetiyeye karşı koyamayanlar belirtilen zamanda Little Paddocks’un kapısında belirirler ve ışıklar söner... "Agatha Christie polisiye yazarlar tahtından asla inmeyecek. Her zamanki gibi zekice kurgulanmış bir eser..." A. A. Milne
Cingöz Recai Kibar Serseri
Sherlock Holmes – Kızıl Saçlılar Kulübü
Sherlock Holmes 2 – Sherlock Holmes’un Anıları
Yılan Avı
John Verdon’ın şimdiye kadarki en sürükleyici polisiyelerinden biri olan Yılan Avı’nda emekli NYPD dedektifi Dave Gurney en tehlikeli düşmanıyla yüzleşiyor!
Eski tenis oyuncusu ve yeni uyuşturucu satıcısı Ziko Slade, küçük çaplı bir suçlu olan Lenny Lerman'ı vahşice öldürmekten yirmi yıl hapis cezasına çarptırılır. Arkadaşının ricası üzerine davayı üstünkörü inceleyen Dave Gurney ortada görünürden çok daha katmanlı bir suç olduğunu anlar.
Gurney olayların perde arkasını araştırırken kendini bir cinayetin baş şüphelisi olarak bulur ve soğukkanlı bir katil tarafından takip edilir. İtibarını kurtarmak için işlenen cinayetleri çözmeye çalışırken kanundan kaçmak zorunda kalan Gurney dedektiflik mesleğine olan sarsılmaz güvenini sorgulayacaktır.
“Verdon'ın Dave Gurney serisinin sekizinci polisiyesi daha ilk sayfadan itibaren büyülüyor. Yılan Avı Verdon'ın neden en iyi polisiye yazarlarından biri olduğunun kanıtı.”
—Publishers Weekly
Yırtıcı Kuşlar Zamanı
… alıştığımız ülke, alıştığımız İstanbul, alıştığımız hayat kayıp gidiyordu avuçlarımızın arasından…
Sokaklarda cirit atan uluslararası suç şebekeleri, onlarla fotoğraf çektirmekten utanmayan siyasiler, faili meçhulden faili meşhura evrimleşen cinayetler, ekonomik bozulmanın ve kolay para kazanma arzusunun hızlandırdığı ahlaki çürüme, liyakatsizliğin getirdiği kamusal ve kurumsal çöküş…
Yüzünde kan var Nevzat!
Başkomser Nevzat bu kez geçmişin hayaletleriyle mücadele ediyor. Ailesini katledenlerin peşinde maceradan maceraya koşarken, Nevzat ve ekibinin yaşadıkları olaylar bir 21. yüzyıl Türkiyesi portresi çiziyor.
Yırtıcı Kuşlar Zamanı’nda Ahmet Ümit Türkiye’nin yıllardır mustarip olduğu toplumsal hastalıkların röntgenini çekiyor.
Olan bitenin farkındaydım, arkadaşlarım etrafımdaydı, insanlar bana yardım etmek için çırpınıyorlardı. Ama umurumda bile değildi. Yemek yiyemiyordum, iğne ipliğe dönmüştüm. Vazgeçmiştim, her şeyden, herkesten, hepsinden… Kılımı kıpırdatamıyordum. Kıpırdatmak istemiyorum diye değil, kıpırdatamıyordum, çünkü artık içimde yaşama isteği yoktu.

Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.