

Değişim Gerekliyse Korkma
₺360,50 Orijinal fiyat: ₺360,50.₺289,50Şu andaki fiyat: ₺289,50.
Yılmaz Akbaş, “Değişim Gerekliyse Korkma” adlı deneme kitabında,
“Belki de insanoğlu çözülmesi gereken bir “şey” değildi de insan hep çözmeye çalıştığından dolayı bir türlü çözemiyordu,” diyor.
Ve insanın belki de hiç çözemeyeceği bir duygu olan “aşk” tan bahsediyor.
“Ya aşka düştüğümde üzülürsem?” diye korkarak soran satır aralarındaki okurun iç sesine ise,
“Üzen aşk değil, üzen eskilere takılmak.
Takılıp kaldığın noktada değişim gerekliyse, korkma” diye usulca fısıldıyor.
Birbirinden ayrı başlıklardaki yazılarında aşkı, âşık olanı ve âşık olunanı anlatırken bir yandan okura en iyi sırdaşının kim olduğunu sorgulatıyor?
Bu sırdaşımızın gerektiğinde sert çıkışlar yaptığını ama gerektiğinde de bize hak ettiğimiz değeri gösterdiğine dair ipucu verirken, okura “ Bunu bize kim yapar ki?” diye düşündürüyor.
“Onunla ancak #aynadakiylesohbet etme cesaretini gösterebilenler tanışabilecek ve hayatları tamamen değişecek” diye de ekliyor.
“Teşekkürler beni terk ettiğin için.
Aksi hâlde, hayatı senden ibaret sanacaktım!”
Yayınevi |
Müptela Yayınları |
---|---|
Yazar |
Yılmaz Akbaş |
Sayfa Sayısı |
312 |
Kağıt Cinsi |
1. Hamur |
Baskı Yılı |
2024 |
Boyut |
"14 ,00 X 21 ,00" |
Cilt Tipi |
Karton Kapak |
1 adet stokta
Müptela Yayınları – Değişim Gerekliyse Korkma
Yılmaz Akbaş, “Değişim Gerekliyse Korkma” adlı deneme kitabında,
“Belki de insanoğlu çözülmesi gereken bir “şey” değildi de insan hep çözmeye çalıştığından dolayı bir türlü çözemiyordu,” diyor.
Ve insanın belki de hiç çözemeyeceği bir duygu olan “aşk” tan bahsediyor.
“Ya aşka düştüğümde üzülürsem?” diye korkarak soran satır aralarındaki okurun iç sesine ise,
“Üzen aşk değil, üzen eskilere takılmak.
Takılıp kaldığın noktada değişim gerekliyse, korkma” diye usulca fısıldıyor.
Birbirinden ayrı başlıklardaki yazılarında aşkı, âşık olanı ve âşık olunanı anlatırken bir yandan okura en iyi sırdaşının kim olduğunu sorgulatıyor?
Bu sırdaşımızın gerektiğinde sert çıkışlar yaptığını ama gerektiğinde de bize hak ettiğimiz değeri gösterdiğine dair ipucu verirken, okura “ Bunu bize kim yapar ki?” diye düşündürüyor.
“Onunla ancak #aynadakiylesohbet etme cesaretini gösterebilenler tanışabilecek ve hayatları tamamen değişecek” diye de ekliyor.
“Teşekkürler beni terk ettiğin için.
Aksi hâlde, hayatı senden ibaret sanacaktım!”
İlgili ürünler
Bir İnattır Yaşamak
Gücünü sevdiklerinden alan ve onlar için ayakta kalan kadınlara selam olsun.
Zordur içi dışı bir kadınların anlaşılması. Zordur değerlerine göre yaşayan bu kadınların kendilerini diğerlerine anlatması. Hani zorluklarda kaçmak yerine savaşmayı seçen, düştükleri dikenli yollarda kendilerine yeni yollar çizen ve yeri geldiğinde de acılarına bile gülümseyen kadınlardan bahsediyorum. Dert anlatmak için oturdukları masalardan dert dinleyerek kalkan, inandıkları bir doğru için tüm limanları bir anda yakan ve karar verip yola düştüklerinde kimsenin gözyaşına acımayan kadınlar var diyorum.
Yalnızlığı iliklerine kadar hissetseler de kişiliklerinden asla ödün vermeyen, ağladıklarında gözyaşlarının son damlasına kadar ağlayan, mutlu olduklarında ise herkesi kıskandıracak kadar içten gülen ve yaşadıkları tüm olumsuzluklara rağmen yine de hayattan zevk almasını bilen kadınlara sesleniyorum. Birileri tarafından değeriniz bilinmese de, unutmayın ki birilerinin olmazsa olmazısınız. Birilerinin can damarı ve hayat pınarısınız. Fırtınalarda köklerine ve sevdiklerine tutunup dimdik ayakta kalan kadınlar, Siz İyi Ki Varsınız.
Hangimiz Sevmedik
Sitem Taşları
Yabancılaşmadan çürümeye doğru kanatlanmış bir çağ düştü payımıza. Eskiden kendimizi sevdiğimiz bir yalnızlığımız vardı. Artık kendimizi de sevmediğimiz bir yalnızlığımız var. Sadece korku soluk alıyor evlerimizde. Önce de söyledim, bir gün hepimiz bir taş masalına döneceğiz. Tüm bu yıkıma karşı, zavallı insanın tek bir varoluş olanağı var, hemen yanı başındaki öteki yalnız. Ben, insanın acısını insan alır demeye devam edeceğim.
Kalabalıktan, ona inanmaya başlamışsak korkmamız gerekir. Kalabalık kördür. Dili yoktur. Şakı söyleyemez. Yazmayı bilmez. Güzelliği küçümser.
Şükrü Erbaş’ın 2019-2022 yılları arasında yayınlanmış yazılarından ve iki şiirinden oluşan Sitem Taşları artık okuruna emanet.
Yağmurun Gözyaşları
Sırf sevdiklerin üzülmesin diye tek başına sahiplendiğin acılar vardır.
Sana anlatmadığım, anlatamadığım şeyler de var anne. Kim bilir, belki de senden öğrendim içimin fırtınalarını yüzümdeki gülümsemeyle ve dudağımdaki, “İyiyim ben,” yalanlarıyla kapatmayı. Kim bilir, belki de sen anlıyorsun gözlerimdeki acıyı. Ama ne senin sormaya dilin gidiyor ne de benim anlatmaya cesaretim yetiyor. Oysa uzanıp dizlerine, “Yoruldum artık anne!” diyerek ağlamayı ne de çok isterdim. Ama sen beni yine de iyi bil anne. Ne ben artık senin arkana saklanacak kadar küçüğüm ne de sen beni o yorgun dizlerinde taşıyabilecek kadar güçlüsün. Sebep olacağım her gözyaşına kurban olurum. Sen kendine iyi bak annem. Ben toparlanmanın yolunu nasıl olsa bir şekilde bulurum.
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.