

Zor Yokuşu – Seçme Öyküler
₺255,50 Orijinal fiyat: ₺255,50.₺85,80Şu andaki fiyat: ₺85,80.
Doğan Kardeş Dizisi, Türk şiirine ve hikayesine yön veren önemli kalemlerin seçme eserlerini gençlerle buluşturuyor. Her biri uzmanlarca hazırlanan kitaplar, yazarları tanıtan özel metinlerle sunuluyor.
Kadınca… İinsanca…
“Nezihe Meriç, sonuna kadar, kadın, özellikle de genç kız sorununu, dönemin, dönemlerin bütün değişimleri içinde ele almıştır. Elbette, erkek kişileri de vardır Nezihe Meriç’in ve ilginç olan, bunlar her zaman olumlu, hatta sosyal ve ekonomik düzeylerinin gereği maço olmaları beklenmesine karşın, aksine kadına saygılı, olumlu yaklaşan karakterlerdir. Asıl çatışmayı Mezihe Meriç, geleneğine bağlı anneler, büyükanneler, mahalleli komşu kadınlarla genç kızlar arasında kurar.
Söylemeye gerek var mı, bilmem: Nezihe Meriç, kurallara, kurulu düzene hayır diyen gençlerden yana olmuştur sonuna dek.”
Yayınevi |
Yapı Kredi Yayınları |
---|---|
Yazar |
Nezihe Meriç |
Sayfa Sayısı |
127 |
Kağıt Cinsi |
2. Hamur |
Baskı Yılı |
2018 |
Boyut |
"13 ,00" ,50 X 21 |
Cilt Tipi |
Karton Kapak |
1 adet stokta
Yapı Kredi Yayınları – Zor Yokuşu – Seçme Öyküler
/n
Doğan Kardeş Dizisi, Türk şiirine ve hikayesine yön veren önemli kalemlerin seçme eserlerini gençlerle buluşturuyor. Her biri uzmanlarca hazırlanan kitaplar, yazarları tanıtan özel metinlerle sunuluyor.
Kadınca… İinsanca…
“Nezihe Meriç, sonuna kadar, kadın, özellikle de genç kız sorununu, dönemin, dönemlerin bütün değişimleri içinde ele almıştır. Elbette, erkek kişileri de vardır Nezihe Meriç’in ve ilginç olan, bunlar her zaman olumlu, hatta sosyal ve ekonomik düzeylerinin gereği maço olmaları beklenmesine karşın, aksine kadına saygılı, olumlu yaklaşan karakterlerdir. Asıl çatışmayı Mezihe Meriç, geleneğine bağlı anneler, büyükanneler, mahalleli komşu kadınlarla genç kızlar arasında kurar.
Söylemeye gerek var mı, bilmem: Nezihe Meriç, kurallara, kurulu düzene hayır diyen gençlerden yana olmuştur sonuna dek.”
İlgili ürünler
Hünkarım
Sultan Abdülhamid’in dostu, sır kutusu Tahsin Paşa’nın romanı: Hünkarım...
Türkiye’de ve dünyada büyük bir ilgiyle takip edilen Payitaht dizisinin Tahsin Paşa’sı Bahadır Yenişehirlioğlu, Tahsin Paşa’nın unutturulmuş hayatını romanlaştırdı.
Osmanlı İmparatorluğu ölüm kalım savaşında.
İç ve dış mihrakların tek bir amacı var; Ulu Hakan Abdülhamid’i devirmek.
Sultan Abdülhamid’in çevresinde güvenebileceği tek bir kişi bile yoktu ta ki Tahsin Paşa’yı bulana kadar.
Tahsin Paşa, aşktan ve muhabbetten anlayan, devletine ve Hünkarına sonsuz sadakatle bağlı, iyi bir eğitim ve aile terbiyesinden geçmiş bir devlet adamı.
Hünkar'ın Tahsin’e sonsuz güveni ile Tahsin’in Hünkar'ına sonsuz sadakati…
Ve herkesi kıskandıran bir sırdaşlık, dostluk, kardeşlik…
Osmanlı Bankası baskını, Yıldız suikastı, Siyonistlerin emelleri doğrultusunda kurgulanmış planlar, 31 Mart’a uzanan günler ve bu iki vatanseverin, devletin ve milletin bekası için verdiği destansı mücadele.
Ardından gelen bedbaht yıllar: İttihatçıların zaferi, ölüm ve acı dolu isyanlar; sürgün, sevdiklerinin ölümü, yoksulluk, savaşlar, devletin yıkılışı ve yeni Cumhuriyet… Ve bütün bunları derinden yaşayan vakur Tahsin Paşa.
Bahadır Yenişehirlioğlu, bu asil yaşam öyküsünü Tahsin Paşa’nın kendi gözünden bugüne aktarıyor. Hünkarım akıcı üslubu ve ustalıklı kurgusuyla Tahsin Paşa’nın özel hayatını ve siyasi mücadelesini tüm çıplaklığıyla okurlara sunuyor.
Mürebbiye – Türk Edebiyatı Klasikleri 2
Matmazel Anjel, doğup büyüdüğü Paris’in kenar mahallelerindeki sefil hayatını geride bırakıp, zengin bir ailenin hanımı olmak konusunda kararlıdır. Anjel’in kaderi İstanbullu Dehri Efendi ailesinden birkaç masumun eğitim ve terbiyesinden sorumlu öğretmen olarak atanmasıyla değişir. Mürebbiyelik Anjel’e istediği kazancı sağlamayınca, evin en küçüğünden en büyüğüne bütün erkeklerini fethetmek için hazırladığı dehşetli programı derhal uygulamaya girişir. Anjel’in odasının bulunduğu koridorda gölgeler dans etmeye başlar. Ev ahalisi giderek birbirine düşer, sınırlar zorlanır ve finalde büyük bir sürpriz beklemektedir. Kendi döneminin Avrupalı romancılarını, filozoflarını yakından takip eden Hüseyin Rahmi, Mürebbiye'de geniş bir kültürel coğrafyaya referanslarla kurgusunun katmanlarını derinleştiriyor.
Hüseyin Rahmi Gürpınar (1864-1944) Dönemini ve çevresini romanlarında yaşatıp, genç yaşlarından itibaren geniş halk kitlelerince sevilerek okunmuş Hüseyin Rahmi, edebiyatımızın benzeri az bulunur şahsiyetlerindendir. Kitaplarında İstanbul yaşamının özel inanışları, toplumsal ve ekonomik eşitsizlikler, kadın erkek ilişkileri gibi konular halkın özgün konuşma biçimleri korunarak, çok defa gülünç, bazen hüzünlü olarak işlenir. Romanımıza “mahalli renk” ilk kez onunla girer. Yazarlık yaşamına 1883’te Tercüman-ı Hakikat gazetesinde başlar. 1896’da İkdam gazetesinde roman ve öyküleri tefrika edilirken üne kavuşur. Döneminin en çok okunan yazarı olur. Tüm kazancı yazarlıktan gelir. Bu sayede Heybeliada’da şimdi müze olan köşkünü alır. 1908 Meşrutiyet’inden sonra Ahmet Rasim’le Boşboğaz adında bir mizah gazetesi çıkarır. İlk soruşturmaya böylelikle uğrar. Gazetesi kapanır. İkinci kez Ben Deli miyim? romanıyla mahkemelik olacak ve yine beraat edecektir. Çoğu roman olmak üzere öykü, tiyatro, makale ve eleştiri türünde altmışın üzerinde kitabı bulunmaktadır. Yazarın seçme eserlerine Türk Edebiyatı Klasikleri Dizimizde yer vermeyi sürdüreceğiz.
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.