Yaşama Yeniden Tutunmak
₺210,00 Orijinal fiyat: ₺210,00.₺149,73Şu andaki fiyat: ₺149,73.
| Yayınevi |
Hayykitap |
|---|---|
| Yazar |
Mecit Ömür Öztürk |
| Sayfa Sayısı |
176 |
| Kağıt Cinsi |
1. Hamur |
| Baskı Yılı |
2023 |
| Boyut |
"13 ,00" ,50 X 21 |
| Cilt Tipi |
Karton Kapak |
1 adet stokta
Hayykitap – Yaşama Yeniden Tutunmak
İlgili ürünler
Aşk Terapi
Dervişin Teselli Koleksiyonu
Kederli günlerden geçen derviş, rüya âleminde bir adaya uğrar. Gördüğü şey mucizevidir. Peygamberler, veliler, âlimler ve filozoflar bir halka şeklinde oturmakta ve anlaşıldığı kadarıyla birini beklemektedirler. Derviş de onlarla birlikte beklemeye durur ancak asıl misafirin kendisi olduğunu anlaması uzun sürmez. Halkanın ortasında kendisine gösterilen yere oturur ve her kederine bir teselli verecek olan bu nurani meclisi dinlemeye koyulur.
Halkanın bir tarafında Abdulkadir Geylani’den Yunus Emre’ye, İmam Gazali’den Mevlana’ya ve İbn Arabi’ye birçok gönül doktoru… Halkanın diğer tarafında Sokrates, Hegel, Kant, Kierkegaard, Spinoza ve Schopenhauer gibi hikmet âşıkları… Halkanın bir başka yanında ise Geothe’den Cibran’a, Tanpınar’dan Dostoyevski’ye, Sadi Şirazi’den Rilke’ye ve Proust’a acılarını kelimelerin büyülü dünyasında dindirmeye uğraşan kalem erbabı...
Bu teselli halkası öylesine geniştir ki, dindiremeyeceği keder, zayıflatamayacağı acı, sevdiremeyeceği dert yok gibi gözükmektedir. Sözler sözleri, anlatımlar anlatımları, teselliler tesellileri takip eder. Derviş uyandığında yalnızca güneş doğmamıştır, kendi içsel karanlıklarından da aydınlığa çıkmıştır.
Dervişin Teselli Koleksiyonu doğunun ve batının binlerce yılda oluşturduğu teselli birikimini yaralı gönüllere cömertçe ulaştıran bir çalışma. Teselliden kasıt zihnin düşünceler yoluyla uyuşturulması değil, bilakis acı karşısında uyumayı seçen zihnin uyandırılması... Kadim teselli ustalarıyla, teselliye muhtaç gönülleri buluşturmak, bu kitabın varoluş sebebi!
İnsan Nasıl İnsan Oldu?
İnsan, insan olduğundan beri, en temel meselesini oluşturan o soruyu sorar: “Ben kimim ve nasıl bu hâli aldım?” Yeryüzünde hiç kimse söz konusu soruya geride başka bir soru(n) kalmayacak şekilde net cevap vermez, veremez… Böylelikle insanın, bu esrarlı evrende bir sır olarak kalması, varoluşunun en temel dinamiğini oluşturur. Hayatın imtihan olması biraz da bu sırrın sır olarak kalmasına bağlı değil midir?
el-Fusûl fi’l-Es’ile ve’l-Ecvibe’de Gazzâli, insan ruhu ve onun bedenle ilişkisi çerçevesinde kendisine yöneltilen yedi soruyu cevaplıyor. Soruların temelinde Kur’ân’da insanın yaratılış sürecine temas eden, “ruh” ve onun bedene yansıtılma şekli olan “nefh” ile ilgili âyetler bulunuyor. Gazzâli’nin Kelâm-ı Kadim’den hareketle getirdiği cevaplar, onun felsefî-kelâmî ve tasavvufî düşüncesini deklare etmesi açısından da ayrıca dikkat çekici.
İnsanlığın en kadim ve değişmez sorularına cevab-ı sevaplar sunan bu küçük risale, insan ve kozmosun manevi özüne ışık tutuyor.
Kuranın Kalbine Yolculuk
Kur'an; Azîz olan izzet sahibi, Rahîm olan rahmet sahibi Allah’ın indirdiği hikmet yüklü bir kitaptır.
Kur’an; bir hakikat çağrısı, bir hidayet rehberidir. Bu kitap Allah’ın sesidir, nefesidir; Allah’ın kelamıdır. İnsan, Kur'an'la ne kadar iç içe girerse Allah’ın sesini, nefesini, soluğunu o kadar içinde, iliklerinde hisseder. O soluk insanı pişirir; olgunlaştırır…
Kur’an; arayış içindeki insanı esfel-i safilinden, bataklığın dibinden alıp Allah’ın rızasının istikametine sevk etmek için indirilmiş bir kitaptır.
Kur’an hatırlatır... İnsanın fıtratından gelen devasa sorulara, arayışlarına cevap verir. İnsanın ruhuna, benliğinin derinliklerine hitap eder. Yeter ki insan içindeki o sese kulak verebilsin.
Kur'an Peygamberimizin kalbine inmiştir; şahsiyetine ve benliğine inmiştir. Onu yemesiyle, içmesiyle, oturmasıyla, kalkmasıyla yaşayan Kur'an yapmıştır.
Kur’an müminin de kalbine inmeli çünkü kalp, insanın şahsiyetinin, karakterinin, benliğinin merkezi ve başkentidir.
Yasin Pişgin, Yasin Suresi tefsiri olarak hazırlanan Kur'an'ın Kalbine Yolculuk’ta Kur'an'dan mü'minin kalbine; mü'minin kalbinden Refîk-i âlâya uzanan yola işaret ediyor. Kur'an'ın Kalbine Yolculuk bu yolda gidenleri Kur’an’ın derinliklerine daldırıyor. Ta ki Kur'an'ın sırları gönüllere aşikâr olsun.
Okullar İçin Mesnevi’den Seçmeler
Millî Eğitim Bakanlığı'nın tavsiyesinin doğurduğu ihtiyacı karşılamak üzere Mesnevî'de yer alan kısa hikâyelerden oluşan bir derlemedir. Girişte Hazret-i Mevlâna'nın hayatı ve eserleri hakkında özet bilgiler verilir. Hikâyeler öğrencilerin dimağlarında tat bırakacak ve onlara Mesnevî'yi sevdirecek şekilde seçilmiştir. Hikâyelerde tasavvufî görüşün temel kavram ve olgulara nasıl baktığı aksettirilmiştir. Otuz iki ana başlıktan oluşur. Bu başlıklar iç içe geçen küçük hikâyelerle işlenmiş ve açıklanmıştır.
Ölüm Ve Ötesi
Ey Rabbimiz! Bize ihsan ettiğin hidayetten sonra kalplerimizi haktan saptırma, bize kendi katından rahmet ihsan eyle! Şüphesiz ki Sen bol ihsan sahibisin! (Âl-i İmrân Suresi, 8) Yani, bundan önce bize imanı ilettiğin gibi ölüm anında da kalplerimizi saptırma, iman üzere sebat ettir.
Allah Teâlâ, insanı dünya hayatında belirli bir süre için var etmiş, ona takdir ettiği rızkı ulaştırmış ve yazılı olan amellerini tamamlamasına fırsat vermiştir. İnsanoğlunun dünyadaki bu yolcuğu “Her nefis ölümü tadacaktır.” ayetinin tecellisiyle bir gün son bulacaktır. Ölüm ve Ötesi ismiyle dilimize kazandırdığımız bu kitap, özellikle modern dünyanın tuzaklarına düşen insanlara, kalplerini ölüm bilinciyle tekrar diriltme çağrısını muştulamaktadır.
Büyük İslam düşünürü Gazzâlî, bu kitabında ölüm ve ahiretin gerçekliğini çarpıcı örnekler ve kuvvetli delillerle açıklıyor.
Üç Oda Bir Salon
Ne kadar koşarsan koş, yetiştiğin sadece nasibindir..
Evinden, Allah’ın rızası için iğne kaldırsa sevap alacak yürekler vardı hani. Sahi ne oldu o yüreklere?
Magazin programlarının, sosyal medya fenomenlerinin zehriyle şuurunu yitirmiş gibi oturduğu koltukta uyuşup kalmışlar mıydı yoksa?
Sahi ne olmuştu da Musa aleyhisselamın safında firavunlara karşı büyütülecek çocukların sahibinin Allah olduğunu unutanlar, çocuğa ‘geçim sıkıntısı’ adını koymuşlardı?
Kendisine türlü vazife seçenler, ‘evlat-eş-ana-baba’ olmayı unutmuş.
Başkasının hanesindeki çöplere gözlerini dikenler, kendi evlerindeki kirli camları görmez olmuştu.
Ya Rabbi! Döndür özümüze bizi...
İki gönlün birbirine denkliğiyle nimetlenenlere evlerindeki şenliği hatırlat.

Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.