

Kılıç Arslan: Diyar-I Rum’un Yılmaz Bekçisi
₺445,75 Orijinal fiyat: ₺445,75.₺261,30Şu andaki fiyat: ₺261,30.
Bir müddet hiçbir şey söylemedi Kılıç Arslan. Hafifçe serpiştiren yağmuru izliyor, toprak kokusunu ve gitgide yıldırım yüklenen göklerin cereyan yüklü rayihasını ciğerlerine dolduruyordu. “Allah’tan duam gelecek nesillerin tek bir devletin ve mutlak bir hâkimiyetin önemini kavramalarıdır. Şu yaşadıklarımız onlara ibret olmayacaksa eğer, kendilerine mutlaka başka ibretler ve hatalı yollar seçecekler demektir!” Bir anlığına sessizleşen Sultan etrafına baktı. Askerinin metanetini arttırmak için atını dörtnala kaldırıp safların önüne çıktı.
“Bugün, son Türk devletini kurtarmak için buradayız gaziler,” diye kükredi.
Büyük Sultan Alparslan’ın açtığı Anadolu’nun kapıları Türklere kapanmak üzere…
Tarihte görülmemiş bir kararlılıkla toplanan Haçlılar, Bizans’ın rehberliğinde İslâm aleminin üzerine yürümekte.
İçerideki düşmanlar uyanmış, fitne Müslümanlar arasında yayılmış, kardeş kardeşi boğazlamakta. Bütün bunların karşısında ise asla pes etmeyen, herkesin umudu Sultan Kılıç Arslan…
Eserleri altı dile çevrilen, Türkiye’nin en çok okunan tarihî romanlarının yazarı, “günümüzün Peyami Safa”sı olarak anılan Okay Tiryakioğlu’nun kaleminden Anadolu’daki Türk varlığını Haçlılara karşı canı pahasına koruyan Kılıç Arslan’ın nefes kesen hikâyesi…
Yayınevi |
Timaş Yayınları |
---|---|
Yazar |
Okay Tiryakioğlu |
Sayfa Sayısı |
368 |
Kağıt Cinsi |
1. Hamur |
Baskı Yılı |
2023 |
Boyut |
"13 ,00" ,50 X 21 |
Cilt Tipi |
Karton Kapak |
1 adet stokta
Timaş Yayınları – Kılıç Arslan: Diyar-I Rum’un Yılmaz Bekçisi
/n
Bir müddet hiçbir şey söylemedi Kılıç Arslan. Hafifçe serpiştiren yağmuru izliyor, toprak kokusunu ve gitgide yıldırım yüklenen göklerin cereyan yüklü rayihasını ciğerlerine dolduruyordu. “Allah’tan duam gelecek nesillerin tek bir devletin ve mutlak bir hâkimiyetin önemini kavramalarıdır. Şu yaşadıklarımız onlara ibret olmayacaksa eğer, kendilerine mutlaka başka ibretler ve hatalı yollar seçecekler demektir!” Bir anlığına sessizleşen Sultan etrafına baktı. Askerinin metanetini arttırmak için atını dörtnala kaldırıp safların önüne çıktı.
“Bugün, son Türk devletini kurtarmak için buradayız gaziler,” diye kükredi.
Büyük Sultan Alparslan’ın açtığı Anadolu’nun kapıları Türklere kapanmak üzere…
Tarihte görülmemiş bir kararlılıkla toplanan Haçlılar, Bizans’ın rehberliğinde İslâm aleminin üzerine yürümekte.
İçerideki düşmanlar uyanmış, fitne Müslümanlar arasında yayılmış, kardeş kardeşi boğazlamakta. Bütün bunların karşısında ise asla pes etmeyen, herkesin umudu Sultan Kılıç Arslan…
Eserleri altı dile çevrilen, Türkiye’nin en çok okunan tarihî romanlarının yazarı, “günümüzün Peyami Safa”sı olarak anılan Okay Tiryakioğlu’nun kaleminden Anadolu’daki Türk varlığını Haçlılara karşı canı pahasına koruyan Kılıç Arslan’ın nefes kesen hikâyesi…
İlgili ürünler
Berdel 2
Sonunu görmediği yolu yürümekten hep korkan bir adamdı
Rezan Şahmaran. Hayal kırıklıklarına uğramaktan hoşlanmayan, insanlara çok sevmediği müddetçe bağlanmayan, sevgisini heba etmeyen bir adamdı.
Zorlu yolların sonunda hayatına bir kadın girdi.
Önünü arkasını düşünmeyi, olanların sonucunu
ölçüp biçmeyi unutturdu ve korkusuzca sona gidebileceğini öğretti o kadın.
Hesapsız kitapsız yürümenin güzel tarafını
bu kadın sayesinde öğrendi. İstemediği, sevmediğini defalarca kez yüzüne vurduğu
kadını bir felaketin sonunda kaybetti.
Kaybetmekten korkan bir aşık olacağı aklının ucundan geçmezdi. Nitekim Rezan Şahmaran’ın kalbi sevdanın yakıcı ateşine yandı. Yandı ve kaybetmekten ölesiye korktu.
Bir zamanlar sevmediği kadına, korkusunu pervasızca haykırdı:
Allah der ki; kimi benden çok seversen onu senden alırım.
Ve ekler: Onsuz yaşayamam deme, seni onsuz da yaşatırım.
Yemin ederim seni benden önce alacak diye
çok sevmekten korkuyorum!
Frankenstein – İngilizce Klasik Roman
The monster saw my determination in my face and gnashed his teeth in the impotence of anger. “Shall each man,” cried he, “find a wife for his bosom, and each beast have his mate, and I be alone? I had feelings of affection, and they were requited by detestation and scorn. Man! You may hate, but beware! Your hours will pass in dread and misery, and soon the bolt will fall which must ravish from you your happiness forever. Are you to be happy while I grovel in the intensity of my wretchedness? You can blast my other passions, but revenge remains—revenge, henceforth dearer than light or food! I may die, but first you, my tyrant and tormentor, shall curse the sun that gazes on your misery. Beware, for I am fearless and therefore powerful. I will watch with the wiliness of a snake, that I may sting with its venom. Man, you shall repent of the injuries you inflict."
Hachiko
Bundan 100 yıl kadar önce, bir köpekle bir profesör arasında, sonraları tüm dünyayı derinden etkileyecek bir dostluk başladı. Fakat bu dostlar, profesörün ölümüyle kısa süre sonra ayrılmak zorunda kaldı. Peki bir köpeğe ölümün ne olduğunu anlatabilir misiniz? Elbette hayır. İşte Hachiko da bu yüzden, en yakın dostunu yaklaşık 10 yıl boyunca bekledi. Hem de her gün, aynı saatte ve aynı yerde. Köpekler, yüzyıllardan beri insanların en sadık
dostlarıdır. Ancak bazı dostluklar, filmlere ve kitaplara konu olacak kadar büyük izler bırakmıştır hafızalarda. Sahibini yıllarca, sabırla beklediği tren istasyonuna heykeli dikilen Hachiko’nun hikayesi, genç yaşlı demeden tüm kalpleri ısıtacak türden. Hachiko bize hiçbir zaman vazgeçmemeyi öğretti. Bize sadakati ve bağlılığı öğretti. Umudu ve inancı öğretti. Sabrı ve sorumluluğu öğretti. Ama hepsinden öte, Hachiko bize arkadaşlığın gerçek anlamını ve Sevdiklerimizi asla unutmamayı öğretti.
Teşekkürler, Hachıko.
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.