Gökyüzü Gri Değil Maviymiş
₺325,00 Orijinal fiyat: ₺325,00.₺261,62Şu andaki fiyat: ₺261,62.
“Geleceği tahmin etmeye çalışmayın. Bugünü anlayın. Dünü kabul edin.”
– Nihat Güneri
Yaşam bir algı yönetimi. Algımız nasıl oluyorsa duygularımızda öyle şekilleniyor ve bize kendi paralelinde olay ve kişileri çekiyor. Peki bu kıymetli bilgiyi günlük hayatımızda nasıl kullanacağız?
Nihat Güneri, iş hayatındaki zor bir dönemde gökyüzünü gri görmeye alışmış milyonlarca insandan biriydi: Değerlilik duygusu düşüktü ve gelecekten endişe duyuyordu. Değerlilik inancının başkalarının bize gösterdiği değerden daha çok “kendi değerimizin farkına varmak” olduğunu anladığı günden itibaren hayatı değişti! Artık kuralları başkalarının değil kendisinin koyabileceğimi anlamıştı. Yaşamında önce göklerin eşsiz maviliğini gördü sonra da kalıcı mutluluk ve başarıya ulaştı. Yazarın yaşamından izler taşıyan ve kendini buluş serüvenini aktaran Gökyüzü Gri Değil Maviymiş, konular eşliğinde verilen meditasi ve testlerle de okuruna bir yol haritası çiziyor.
Değerli olduğumuzu nasıl hissedeceğiz?
Kendi “gerçek” değerimizi bilmiyorsak karşı tarafa olması gerekenden daha fazla mı değer veriyoruz?
İşte veya okulda çalışmayı keyifli hale nasıl getiririz?
Onursal, fiziksel, zihinsel ve zamansal anlamda özgürlük nasıl elde edilir?
Negatif enerjiyi boşaltma yolları nedir?
KUHA yöntemi ile aynı hataları tekrarlamaktan kurtulabilmek mümkün!
Gerçek anlamda ne kadar yaşıyoruz?
Kendimizi ne kadar tanıyor ve seviyoruz?
| Yayınevi |
Mona Kitap |
|---|---|
| Yazar |
Nihat Güneri |
| Sayfa Sayısı |
312 |
| Kağıt Cinsi |
2. Hamur |
| Baskı Yılı |
2022 |
| Boyut |
"13 ,50 X 19 ,50" |
| Cilt Tipi |
Karton Kapak |
1 adet stokta
Mona Kitap – Gökyüzü Gri Değil Maviymiş
/n
“Geleceği tahmin etmeye çalışmayın. Bugünü anlayın. Dünü kabul edin.”
– Nihat Güneri
Yaşam bir algı yönetimi. Algımız nasıl oluyorsa duygularımızda öyle şekilleniyor ve bize kendi paralelinde olay ve kişileri çekiyor. Peki bu kıymetli bilgiyi günlük hayatımızda nasıl kullanacağız?
Nihat Güneri, iş hayatındaki zor bir dönemde gökyüzünü gri görmeye alışmış milyonlarca insandan biriydi: Değerlilik duygusu düşüktü ve gelecekten endişe duyuyordu. Değerlilik inancının başkalarının bize gösterdiği değerden daha çok “kendi değerimizin farkına varmak” olduğunu anladığı günden itibaren hayatı değişti! Artık kuralları başkalarının değil kendisinin koyabileceğimi anlamıştı. Yaşamında önce göklerin eşsiz maviliğini gördü sonra da kalıcı mutluluk ve başarıya ulaştı. Yazarın yaşamından izler taşıyan ve kendini buluş serüvenini aktaran Gökyüzü Gri Değil Maviymiş, konular eşliğinde verilen meditasi ve testlerle de okuruna bir yol haritası çiziyor.
Değerli olduğumuzu nasıl hissedeceğiz?
Kendi “gerçek” değerimizi bilmiyorsak karşı tarafa olması gerekenden daha fazla mı değer veriyoruz?
İşte veya okulda çalışmayı keyifli hale nasıl getiririz?
Onursal, fiziksel, zihinsel ve zamansal anlamda özgürlük nasıl elde edilir?
Negatif enerjiyi boşaltma yolları nedir?
KUHA yöntemi ile aynı hataları tekrarlamaktan kurtulabilmek mümkün!
Gerçek anlamda ne kadar yaşıyoruz?
Kendimizi ne kadar tanıyor ve seviyoruz?
İlgili ürünler
Büyü Dükkanı Üçüncü Bahar
Doğru İstersen Olur
“İstekler gerçek olur.
Her gün, her dakika, her saniye.
Kendimiz için sürekli bir şeyler isteriz.
Bilerek veya bilmeyerek.
Buna inansak da inanmasak da.
Hatta bunu hiç düşünmediğimiz zamanlarda bile isteriz.
Siz, kendiniz için ne istiyorsunuz?”
Pierre Franckh, "Doğru İstersen Olur!" adlı kitabında isteklerimizi gerçekleştirmek hakkında kendi tecrübelerinden yola çıkarak ipuçları veriyor. Yazar, hayatımızı yönlendiren isteklerimizi gerçekleştirebilmenin elimizde olduğunu ve “Doğru isteme”yi öğrenirsek neleri başarabileceğimizi, örnekleriyle anlatıyor. Evrene gönderdiği “siparişler”in altını çizerken, karşılaştığı diğer durumları da eğlenceli bir dille aktarıyor.
Peki “Doğru isteme” nedir?
Beklentilerimizin nasıl sonuçlanacağı bizim elimizde midir?
Elde ettiğimiz sonuçları mucize saymak ne derece doğrudur?
İsteklerimizi doğru formüle edebiliyor muyuz?
Evren, isteklerimize nasıl cevaplar verir?
“Çok çirkinim.”, “Çok mutsuzum.”, “Asla başarılı olamayacağım.”
Çoğu zaman bizi esir aldığını hissettiğimiz ve içinde boğulduğumuz bunun gibi kalıplaşmış inanç cümlelerinin hayatımızı nasıl olumsuz bir yöne çektiğini görüyoruz. Ve bunun üstesinden gelmek için atılacak adım basit: “Doğru İstersen Olur!”
Hiçlikten Gelen Güç
Unutma!
Kaybedecek hiçbir şeyin kalmadığı gün, içindeki gerçek güç açığa çıkar.
Gerçek güç, hiç’likten gelir.
Sana bu kitapta öyle şeyler anlattım ki artık asla eskisi gibi olamazsın.
Şimdi git ve sana ait ne varsa, geri al bu hayattan.
***
Gücünü, sana en büyük darbeyi indiren olaydan alacaksın
Bu kitap, sana tüm gücünü geri yükleyecek özel içerikle geliyor:
Kendi yaşamının Lideri olman için güçlü formüller
Bilinçaltına hükmederek “yeni bir sen” yaratma yolları
His Yüklemesi metodu ile gelecek mucizeler
Parayı çeken uygulamalar
Güç sahibi olman için gizli öğretiler
Hızlı Sonuç veren Ritüeller
İlişkileri dönüştüren yüzleşmeler
Gizemli manevi reçeteler
Hiçbir kitapta olmayan Spiritüel Sırlar
Binlerce yıllık, çok etkili gerçek tılsımlar
Kendi Zirvene Çıkmaya Hazır Ol…
Onu Kendine Aşık Et
Yaşadığın aşk sana aynalık yapar...
Bu kitap, ruh eşlerini buluşturmaya adanmış spiritüel bir rehberdir.
Ritüeller, tılsımlar, enerji çalışmaları, dualar ve Meleklerin Mucizeleri yolunuzu aydınlatsın. Şimdi ve tüm zamanlara doğru Aşk olsun.
FMV Özel Işık Lisesi ve İstanbul Üniversitesi, İngiliz Dili & Edebiyatı mezunu olan Tuğçe Işınsu, 11 yıl süren reklam yazarlığı kariyerinin ardından doğuştan sahip olduğu psişik güçleri ve aldığı spiritüel eğitimler ile Spiritüel Yaşam Danışmanlığı yapmaya başlamıştır. Birçok yaşam merkezinde, ayrıca 6 yıldır kendi sunduğu ve konuk katıldığı 150'nin üzerinde TV programında Aşk, Melekler, Mistisizm, Enerji Çalışmaları, Şifa Yöntemlerini tüm Türkiye'ye ve Dünyaya tanıtan Tuğçe Işınsu, 5 kitabın da yazarıdır. Dünyanın her yerinden binlerce danışan ile çalışmalarını sürdüren Tuğçe Işınsu, "Onu Kendine Aşık Et" ile okuyucuya ömür boyu yararlanabileceği bir aşk rehberi ve kendini aşkın içinde tanıma fırsatı sunuyor. Sorun yoksa aşk da yoktur. En büyük intikam çok sevmektir.
Rahatlama Kitabı – Suyun Üstünde Kalmamı Sağlayan Düşünceler
Hiçbir şey, pes etmeyen ufacık bir umuttan daha güçlü değildir.
Rahatlama Kitabı, zor günlerden çıkarılmış derslerin ve öyle zamanlarda biraz olsun iyi hissettirecek önerilerin bir derlemesi.
Gece Yarısı Kütüphanesi ve İnsanlar gibi sevilen kitapların yazarı Matt Haig, Rahatlama Kitabı’nda kendi deneyimlerinden öğrendiklerini, Marcus Aurelius, Emily Dickinson, James Baldwin gibi fikirleriyle ilham vermiş isimlerden edindikleriyle harmanlayarak yaşamın iniş ve çıkışları üzerine kısa ve umut dolu metinler sunuyor. Zihnin zindanlar yaratabileceğini ama yanında anahtarlarını da verdiğini gösteriyor bizlere. Mutluluğun ancak “olmanız beklenenleri” bir kenara bıraktığınızda filizlenebildiğini hatırlatarak, yaşama telaşı arasında şöyle bir yavaşlayıp, var olmanın güzelliği ve tahmin edilmezliğinin değerini bilmeyi yüceltiyor.
Bir dostun aklına, sarılmanın huzuruna –ve en kötü zamanlarda bile umudu hatırlamaya– ihtiyaç duyduğunuzda elinizde olmasını isteyeceğiniz bir kitap.
“Matt Haig insanlık halleriyle, onun aydınlık ve karanlığıyla empati kuruyor; mükemmel anlatılarını inşa etmek için renk paletinin tamamını kullanıyor.”
—Neil Gaiman
“Modern hayatın keskin bir gözlemcisi.”
—New York Times
Sade
Kalabalıkta kendimizi bile bulamayız.
Etrafımızı, evimizi, çantamızı, programımızı, günümüzü, gardırobumuzu, cüzdanımızı yani kısacası tüm hayatımızı ne kadar çok doldurursak o kadar tatmin ve dolayısıyla mutlu olacağımızı zannederiz. Bu kalabalığı yaratırken yaptığımız şey kendimizi yok etmektir aslında. Çünkü kendini sadece boşlukta yaratabilir insan. Azalınca çoğalır, sadeleştikçe özgürleşir ve hatta daha çok görünür olur.
Begüm Başoğlu ve Ege Erim bir gün hayatlarındaki fazlalıkları attıkça daha mutlu olduklarını keşfettiler. Bu keşif onların hayatını değiştirdi ve daha çok, daha çok atmaya başladılar. Giymedikleri giysileri tutmayıp, kullanmadıkları eşyaları saklamadılar. Her programa dahil olmaktan vazgeçerken, aslında bir sürü şeye ‘maruz kalmaktan’ kurtuldular. Yani sade bir yaşamı tercih ettiler. Buna tanık olanlar aynısını deneyimlemek istediğinde de ‘sade yaşamak’ akımı oluştu.
Artık belki farkında olduğunuz belki de olmadığınız birçok kişi sade yaşıyor. İçinde daha az eşya, daha fazla deneyim olan, daha hafif, sınırlarını kendinizin belirlediği dolu dolu bir yaşam, sadedir. Ve sadelik güzeldir.
Sen Hiç Kendini Yaşadın Mı ?
Biliyor musun bugün sende okunanların çoğu taa çocukluğundan itibaren sana yazılanlar, bugün sende görünenlerin çoğu küçüklüğünde ruhuna ekilenlerdir.
"Bir tomurcuk gibiydim, ne zaman başımı toprağın üstüne çıkarıp filizlendiysem, bir çiçek olarak açmak istediysem kopardılar. Yeniden açmayı denedim, tekrar kopardılar. Adım Gül ama ben hayatımda hiç gülmedim. Kendimi yaprakları dökülmüş, dalları kırılmış bir ağaç gibi hissediyorum."
Koskoca bir delikanlı ya da genç kızken sınıfta arkadaşlarının önünde rencide edildin mi? Birine tepki göstermek isteyip de ayıp olur diye tepkini içine gömdün mü? Hakkını yiyenlere isyanını sadece dişlerini sıkacak kadar gösterebildiğin anlarda neler hissetmiştin?
Aslında başarısızlık diye bir durum yoktur. Bizim başarısızlık sandığımız şey, öğretmenin dersi anlatma biçimi ile öğrencinin dersi öğrenme biçiminin uyuşmamasından kaynaklanan bir durumdur.
"Babama ve kocama olan öfkem gözümü kör etmiş, içimdeki kor ateşin dumanı basiretimi örtmüş. Yaşanmamışlıklara olan hıncım aklımı sis perdesi gibi kapatmış. Korkak, pısırık, tedirgin, endişeli biri olarak yaşamışım bugüne kadar."
Bugüne kadar beynin seni kontrol etti. Şimdi sen beyninin kontrolünü eline alsan ve hayat otobüsünün direksiyonuna geçsen bundan sonra hayatında nasıl değişiklikler olacağını düşünebiliyor musun?
Sınırlar
Hayatınızı Kontrol Etmek İçin Ne Zaman Evet Nasıl Hayır Demelisiniz.
- Hayatınızı kontrol etmekte zorlanıyor musunuz?
- İnsanlar sizden faydalanıyorlar mı?
- Hayır demekte zorlanıyor musunuz?
- İstekleriniz gerçekleşmediği için hayal kırıklığına uğruyor musunuz?
- Birisi zamanınızı, sevginizi, enerjinizi ya da paranızı istediğinde nasıl cevap vermelisiniz?
Sınırlar kim olduğunuzu ve kim olmadığınızı gösterir. Sınırlar hayatınıza yön veren kişisel çizgilerdir. Zihinsel, fiziksel ve ruhsal sınırlarınızı öğrendikten sonra, insanların size ne yaptırıp yaptıramayacaklarını açık ve net olarak siz belirleyin.
Bu kitapta öğrenecekleriniz, hayatınızda birçok şeyi değiştirecek.
Sevmediğiniz yemeği yemeyin, istemediğiniz ortamda bulunmayın, eşiniz yürüyüş yapmayı sevmiyor diye onunla televizyon seyretmeyi kabul etmeyin. Sınırlarınızın içinde kişisel alanınız ve bu alanın içinde duygularınız, yapmak istedikleriniz ve ihtiyaçlarınız, dışında ise istemedikleriniz vardır. Siz nerede durmak istiyorsunuz?

Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.