Son Düzlük
₺265,00 Orijinal fiyat: ₺265,00.₺218,62Şu andaki fiyat: ₺218,62.
Niçin İbrahim Tenekeci’nin şiirlerini okuyoruz? Birincisi, başarılı ve benzersiz bir şair. İkincisi, samimi. Tenekeci, hem sözden taviz vermeyen, hem de ses ve müzikaliteyi önceleyen bir şair. Sürprizli Üç Köpük çıkışından sonra şiir dilini daha da geliştirdi ve “işte budur” diyebileceğimiz bir ses tonu yakaladı.
İyi bir şairin yazdığı iyi bir nesri okuduğunuzda da bu ses tonunu duyarsınız. Elimde şimdi, İbrahim Tenekeci’nin Son Düzlük kitabı var. Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz artık: Karşımızda sadece iyi bir şair değil, aynı zamanda usta bir denemeci var. “Meselesi” olan bir denemeci…
En güzel tarafı da şu: Tenekeci yazılarını, deneme türünün çatık kaşlı ciddiyetinden uzak tutuyor. Hem coşkulu, hem olabildiğince muzip. Daha da önemlisi, ilginç. İlginç olmaya çalışmayan bir ilginçlik bu. Sahici bir tarafı var yani…
İyi bir kitap okumak isterseniz, size, “deneme” türüne itibarını iade eden Son Düzlük’ü öneririm.
Ahmet Kekeç
Yeni Şafak Kitap
29 Aralık 2005
| Yayınevi |
Profil Kitap |
|---|---|
| Yazar |
İbrahim Tenekeci |
| Sayfa Sayısı |
144 |
| Kağıt Cinsi |
2. Hamur |
| Baskı Yılı |
2023 |
| Boyut |
"13 ,00" ,50 X 21 |
| Cilt Tipi |
Karton Kapak |
1 adet stokta
Profil Kitap – Son Düzlük
Niçin İbrahim Tenekeci’nin şiirlerini okuyoruz? Birincisi, başarılı ve benzersiz bir şair. İkincisi, samimi. Tenekeci, hem sözden taviz vermeyen, hem de ses ve müzikaliteyi önceleyen bir şair. Sürprizli Üç Köpük çıkışından sonra şiir dilini daha da geliştirdi ve “işte budur” diyebileceğimiz bir ses tonu yakaladı.
İyi bir şairin yazdığı iyi bir nesri okuduğunuzda da bu ses tonunu duyarsınız. Elimde şimdi, İbrahim Tenekeci’nin Son Düzlük kitabı var. Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz artık: Karşımızda sadece iyi bir şair değil, aynı zamanda usta bir denemeci var. “Meselesi” olan bir denemeci…
En güzel tarafı da şu: Tenekeci yazılarını, deneme türünün çatık kaşlı ciddiyetinden uzak tutuyor. Hem coşkulu, hem olabildiğince muzip. Daha da önemlisi, ilginç. İlginç olmaya çalışmayan bir ilginçlik bu. Sahici bir tarafı var yani…
İyi bir kitap okumak isterseniz, size, “deneme” türüne itibarını iade eden Son Düzlük’ü öneririm.
Ahmet Kekeç
Yeni Şafak Kitap
29 Aralık 2005
İlgili ürünler
Allah Cümlemizi Korusun
Dert İnsana Yol Gösterir
Hüzünlü Tebessümler
Pandalar Uçabilir
Umudun Beşinci Mevsimi – Olimpos Yayınları
İnsan en dibe düştüğünde bile ne zaman çıkacağını düşünür çünkü umut etmek en güzel teslimiyettir. Toparlanmamız hatta her şeye yeniden başlamamız gerektiğini biliriz. Tam da bu noktada geçmiş anıların yansıması ile iyi olacak yarınları düşlemeye başlarız. Bazen ufak bir cesaret kırıntısı her şeyi düzeltmeye yeter. En zor anda bile bir çıkış yolu vardır her zaman. Kendini bırakma karanlığa, gitme kendinden; sen kendinden gidersen kimse uğramaz kalbine. Gülümsesin yarınların. Bu beşinci mevsimi en çok sen hak ettin.
Her insan kendi mevsimini taşır yüreğinde. Yaşanmışlığın getirdiği tecrübe ile beşinci mevsimi sığdırır dünyasına. Kimine yaz kimine kış kimine bahardır hayat. Ve sabredenlerin sonu çiçekli yollardır her zaman. Dua, umut, sabır ile güzel insanların sonu hep bahar olur.
Yerli Yersiz Cümleler
Bu kitap önce “Yersiz Cümleler” adıyla tasarlandı. Niyetim sağda solda kalmış ve hiç yayınlanmamış onca cümleyi bir araya getirmek, bir bakıma onlardan kurtulmaktı.
Fakat cümle bu. Bir kez kapısından girince gazete ve dergilerde kalmış yazıları da taradım. Derken hızımı alamadım, bütün kitaplarımı okudum yayımlandıklarından sonra ilk kez, “Yerli Cümleler”e de el attım.
Sonra? Bütün cümleler yerli yersiz birbirine karıştı.
Böylece binlerce cümleyle baş başa kaldım. Hepsini mümkün mertebe temalara ayırarak bir senaryo dâhilince sıralamaya çalıştım.
İçlerinde nerede, ne zaman, nasıl yazdığımı bugün gibi hatırladıklarım vardı, avucumun içine mıh gibi çakılmış olanlar. Ve hiç de hatırlamadıklarım. Bana öyle karanlık geldiler ki. Bunları ben mi yazmışım, sahi, ne zaman? Neden yazdığımı unutmuşum çünkü, hiç unutmayacağım sandığım şeyi.
Üstelik tahmin etmediğim bir şey daha oldu ve yerinden edilen, bağlamından kopan cümleler yeni manalarla yüklendi, bambaşka tasniflere girdi. Yerinde doğaya ilişkin bir cümle aşk bahsine uygun düştü örneğin, yazıya ait olan insanlığa.
Yeni bir okuma, dahası yeni bir yazma.
O zaman anladım içimde bütün yazdıklarıma süzülen bambaşka bir metin olduğunu.
Bir de neden sonra Nun Masalları’ndan bu yana 20 yıl geçtiğini fark ettim.
Yerli Yersiz Cümleler’in hikâyesi bu.

Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.